6 Nisan 2009 Pazartesi

GÖKKATLARI VE SECERELERi





KURAN'DA UZAYIN KESFi


KURAN ISIGINDA GÖK KATLARI'NIN
iLMi ACIKLAMASI
Rivayete göre; Allah\'in (C.C.) ilk yarattigi varlik «cevher»dir. Allah (C.C.) cevhere heybet nazari ile bakinca Allah (C.C.) Korkusu ile eridi ve titredi, arkasindan su oldu. Sonra Allah (C.C.) suya rahmet nazari ile bakinca yarisi dondu. Allah (C.C.) bu donmus sudan «Ars»i yaratti.

Ars da sarsilmaya baslayinca Allah (C.C.) üzerine
«Lâ ilâhe îllallah, Muhammedürrasûllah» (Allah (C.C.)\'dan baska ilâh yoktur. Muhammed Allah\'in rasul\'udür)» cümlesini yazdi, O zaman sükûnet buldu.

Geriye kalan suyu, Allah (C.C.) Kiyamet Günü\'ne kadar kendi hâline sarsilmaya ve kaynasmaya birakti. Nitekim ulu Allah (C.C.)
«O\'nun Ars\'i su üzerinde idî» buyuruyor.


Arkasindan su calkanmaya ve köpürmeye basladi, ondan dumanlar çikti ve birbiri üzerine yigilarak yükseldi. Dumanin köpügü vardi, Allah (C.C.) bu köpükten
\"kat\" halinde yer gökleri yaratti.

Bu sathada yer ve gök tabakalari yapisikti. Ulu Allah (C.C.) aralarinda rüzgâr yaratti ve böylece yer katlari ile gök katlari birbirinden ayrildi.

Nitekim ulu Allah (C.C.) bu durumu bildirerek:
«Sonra semaya dogruldu ki; o bîr duman halinde idi.» buyurur.


Hikmet ehli söyle der: \"Allah (C.C.) gögü neden dumandan yaratti da Buhardan yaratmadi? Cünki duman düzleri birbirleriyle baglantili halde yaratilmistir. Sonuncusu yerinde sabittir. Oysa ki, buhar dengesiz bir yapiya sahiptir, dönücüdür.
Bu da ulu Allah (C.C.)\'in ilminin kemâlini ve hikmetini gösterir.\"

Daha sonra Allah (C.C.) suya rahmet nazari ile bakti, su dondu. Nitekim bu; husus Peygamber`imizin (S.A.S.) hadisi ile sabittir.

Faide, gerek gök ile yeryüzü arasinda ve gerekse bütün gök katlari erasinda besyüz yillik mesefe vardir. Her gök katinin yüksekligi de yine bes yuz yilikk uzaklik tutar.
GöKLERDEKi DüZEN 1





Söylendigine göre
gögün birinci kati sütten beyazdir. Onu yesil gösteren «Kaf» daginin
yesilliginin yansimasidir. Birinci kat gögün adi
«Rakia» ´dir.
Ikinci kat gökyüzü nûr gibi parildayan demirdendir, adi «Reydum» veya «Maun» ´dur.
Üçüncü kat gök bakirdandir, adi. «Meleküt» veya «Hayruyun» ´dur.
Dördüncü kat gök beyaz gümüstendir, parlakligi gözleri kamastiracak güçtedir, adi«2ahire» ´dir.
Besinci kat gök kirmizi altindandir, adi «Muzeyne» veya «Muzhire» ´dir.
Altinci kat gök nûr pariltili bir cevherdendir, adi «Halise» ´dir.
Yedinci kat gök kirmizi yakuttandir, adi «Labiye» veya «Damia» ´dir.
«Beyt-ül Mâmur» gögün bu yedinci katindadir. Beyt-ül Mâmur\'un biri kirmizi yakuttan, öbürü yesil zeberced\'den, biri beyaz gümüsten ve öteki kirmizi altindan olmak üzere dört diregi vardir.


Yine söylendigine göre akikten oian Beyt-ül Mâmur\'a her gün yetmis bin melek girer ve Kiyamet Gününe kadar bu meleklerden hiçbiri geri dönmez.

Güvenilir görüse göre, yeryüzü gökten daha üstündür. Çünki peygamberler burada yaratilmis ve burada gömülmüstür. Yerin en makbul kati da en üst katidir. Çünki varliklar bu kattan yararlanmaktadirlar.

Ibni Abbâs\'dcn (R.A.) rivayet edildigine göre göklerin en üstün kati çatisi üzerinde
«Ars-ür Rahman» ´in bulundugu gök katidir. Bu katin ismi Ars\'a yakinlIgindcn dolayi «Kürsî»dir. Bir de bütün faydalanilan yildizlar, yedi gezegen hariç, bu kattadirlar. Yedi gezegen yildiz ise gögün yedi katina dagilmis veziyettedir.

Bunlardan
«Zuhal» yedinci kat göktedir ve persembe gününe tekabül eder.
«Merih» besinci kat göktedir ve sali gününe tekabül eder.
«Günes» dördüncü kat göktedir ve pazar gününe tekebül eder.
«Zühre» üçüncü kat göktedir ve Cum\'a gününe tekabül eder.
«Utarit» ikinci kat göktedir ve çarsamba gününe tekabül eder.
«Ay» , birinci kat göktedir ve Pazartesi gününe tekabül eder.


GöKLERDEKi DüZEN 2







Lâtif bir nükte:

Ulu Allah (C.C.)\'in sasirtici bir hilkat cilvesi olarak hiç birininin digerine benzememesine ragmen yedi kat gögün hepsi de dumandan yaratilmistir. Öteyandan Allah (C.C.) gökten indirdigi su sayesinde çesitli rengi ve degisik tadi olan türlü türlü bitki ve meyveler ortaya çikarmistir.

Nitekim Ulu Allah (C.C.)
«Meyva ve bitkileri yiyecek olarak birbirinden farkli üstünlükte yarattik» diye buyuruyor.

Yine ulu Allah (C.C.), ademogullarini da çesit çesit tabakalarda yaratmistir. Kiminin rengi beyaz, kimininki ise siyahtir. Kimi bilgili, kimi câhildir. Oysa ki, hepsinin kökü ayni yâni Âdemdir. Her yarattigi seyde
«Kemâl» ´in isbat eden Allah (C.C.)\'i noksan sifatlardan tenzih ederim!



GöKLERDEKi DüZEN 3







iMAM HüSEYNiMiN DiLiNDEN











HüSEYNiMiN
RUM PADİŞAHININ
SORULARINA VERDİĞİ CEVAP
Rum padişahı tarafından gönderilen elçi, İmam Hüseyin aleyhi's-selâm'dan:
Samanyolu ve anne rahminde kalmadan Allah'ın yarattığı yedi şey nedir?"
diye sorduğunda İmam aleyhi's-selâm güldü. Elçi: "Neden güldünüz" dedi.
İmam aleyhi's-selâm şöyle buyurdu: "Çünkü sen ilmin nihayeti açısından denizin ortasındaki çerçöpe ben­zeyen şeyler hakkında bana soru sordun.
Samanyolu Allah'ın kavsidir.
Anne rah­minde yaratılmayan yedi şey ise: On­ların ilki Adem, sonra Havva'dır, sonra da (Allah tarafından gönderilen) karga, İbra­him aleyhi's-selâm'ın koçu, (Salih aleyhi's-selâm'ın mucizesi olan) Allah'ın devesi, Hazret-i Musa aleyhi's-selâm'ın asâsı ve Hazret-i İsa ibn-i Meryem aleyhi's-selâm'ın yarattığı kuş.
Daha sonra elçi kulların rızkı hakkında soru sordu ve İmam aleyhi's-selâm şöyle buyurdu: "Kulların rızkı dördüncü göktedir. Al­lah-u Teâla o rızkı istediği miktarda az veya çok olarak gönderir." Yine elçi "Mü'minlerin ruhları nerede toplanıyor?"
diye sorunca İmam şöyle buyurdu:
Cuma geceleri Beyt-ül Makdisin büyük taşı altında toplanırlar. Çünkü o, Allah'ın en aşağıdaki ârşıdır; Al­lah-u Teâla yeri oradan genişletip yaymış, ona doğru dürecek ve oradan göğü yarat­maya yönelmiştir.
Kâfirlerin ruhları ise bu dün­yada Yemen diyarının arkasında bulunan "Hadremut" çölünde toplanır.
Sonra Allah-u Teâla bir ateş doğudan, bir ateş de batıdan gönderir; bunların arasında iki rüzgar vardır;
bütün insanları Beyt-ül Makdis'te olan bu taşın yanına toplar.
Sonra onlar, bu taşın sağ tarafında hapsedilirler.
Cennet takvalılar için yaklaştırılır.

Cehen­nem ise yerlerin sınırında o taşın sol tarafındadır. "Felak" (cehennem'in korkunç yerlerinden birisinin ismi) ve "Siccin" de oradadır; bütün insanlar o taşın yanından dağılacaktır.
Cennete girecek olan o taşın kenarından cennete girecek,
ve cehen­neme girecek olan da yine o taşın kenarından cehenneme girecektir.
DoLuNayMeLeK

0 yorum:

Yorum Gönder